ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5434
EURO
34,9349
ALTIN
2.426,74
BIST
9.681,65
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
20°C
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C
Pazar Az Bulutlu
16°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C

KABİR HAYATI ve KABİRDE ÖLÜYE FAYDA VEREN ŞEYLER

21.12.2019 00:00
A+
A-

Kabir hayatı, insanın ölümüyle başlayıp mahşerdeki dirilişine kadar devam edecek olan “Berzah Hayatı”na verilen addır. Bu hakikat, Kur’an-ı Kerim’de şöyle ifade edilmektedir:

“Nihayet onlardan birine ölüm gelip çattığında; Rabbim! Beni geri gönder. Ta ki boşa geçirdiğim dünyada salih ameller işleyeyim der. Hayır! Bu, onun ağzından çıkan (boş) bir laftan ibarettir. Onların arkasında, tekrar dirilecekleri güne kadar (devam edecek, bu dünyaya dönmelerine engel olan) bir berzah (perde) vardır.” (Mü’minun, 99-100)
Nitekim Ehl-i Sünnet inancına göre, ölen bir kimse, işitir, hisseder ve şuur sahibidir. 

Yapılan hayırlardan istifade eder ve sevinir. Şerlerden de eziyet görür ve üzülür. Yani insan, bedeniyle ölür, ruhuyla değil.
Duyu organları ve akıl yoluyla idrak edilemeyen, ancak vahiy yoluyla sabit olan gaybi konulardan biri de “kabir azabı”dır. Kabir azabı; Allah’ın emirlerine uymayan insanın ölümünden kıyamete kadar geçecek olan bekleme safhasında göreceği azaptır. Bazı hadislerde bu azaptan, “kabir fitnesi” diye bahsedilmektedir.
 Sa‘d ibn-i Ebi Vakkas’ın rivayetine göre Resulullah (sav) namazlardan sonra şu duayı okuyarak Allah’a sığınmışlardır:
“Allah’ım! Korkaklıktan, cimrilikten Sana sığınırım. Erzel-i ömürden (ihtiyarlık bunamasından) Sana sığınırım. Dünya fitnesinden Sana sığınırım. Kabir fitnesinden Sana sığınırım.” (Buhari)

Şüphesiz ki Allah, kabir ehline, dünyadakilerin duası bereketiyle dağlar kadar sevap verir. Dirilerin ölülere gönderebileceği en iyi hediye ise onlar için istiğfar etmek ve onlar adına sadaka verip infakta bulunmaktır.

ÖLÜLERE DUA’NIN FAYDA VERECEĞİ İLE İLGİLİ AYETLER
"Bunlardan sonra gelenler de şöyle derler: Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden evvel iman eden kardeşlerimizi bağışla.." (Haşr-10)
"Ey Rabbimiz! Hesabın görüleceği gün beni, anamı, babamı ve bütün müminleri bağışla!" (İbrahim-41)
"Hem kendinin hem de erkek ve kadın müminlerin günahları için mağfiret dile." (Muhammed-19)

Bezzaar, Taberani ve Hakim. Hz.Enes (ra)'dan rivayet ettiklerine göre; Resulullah (sav) şöyle buyurdu :
Her insanın üç dostu vardır. Biri ona der ki; ‘’İnfak ettiğin sanadır. Tuttuğun sana değildir. Bu dost onun malıdır.’’ Diğeri de ona der ki:’’Allah'ın huzuruna varıncaya kadar ben seninle beraberim. Orda seni bırakır, dönerim. O da aile ve akrabasıdır.’’ Sonuncusu ise ona:
‘’Ben her yerde seninle beraberim, der. O da amelidir.’’ Bunun üzerine insan o son dostuna der ki;
‘’Bu üç dostun, bana en iyisi sensin.’’

Buhari ve Müslim, Hz.Enes (ra)'dan rivayet ettiklerine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdu :
Kul öldüğü zaman üç şey onun peşinde gider. İkisi döner, biri kalır. Ailesi, malı, ameli… Mal ve ailesi döner, ameli kalır.
 Ölüler için yapılan dualar, verilen sadakalar okunan Kur’an ölenlerin ruhunua ulaşır.
Buhari, Ebu Said-i Hudri'den rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdu:
Kıyamet gününde, dağlar gibi sevap yığınları adama gelir. ‘’Nerden bunlar?’’ der. Ona denilir ki:
Evladının senin için olan istiğfarı ile…

İbn-i Ebi  Dünya,  Selef birisinden rivayet  ettiğine  göre;  şöyle demiştir:
Bir kardeşimi, ölümünden sonra rüyada gördüm. Dirilerin duası sana ulaşıyor mu? dedim.. Evet, vallahi, nur gibi dalgalanarak geliyor. Sonra onu giyiyoruz… dedi.
Amr bin Cerir'den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
Kul, ölü olan kardeşine dua ettiği zaman, bir melek o duayı onun kabrine götürür. ‘’Ey gurbette kalan kabrin sahibi! Bu sana çok şefkat eden falan kardeşinden bir hediyedir,’’ der.

Hanefî mezhebine göre, bir insan akrabasının veya yakın dostunun kabri başında Kur’an okusa güzel olur. Şu ifadeler de  Hanefi alimlerine aittir.
“Ehl-i Sünnet ve cemaate göre, bir insan namaz, oruç, Kur’an’ı okumak, zikir ve hac gibi işlediği güzel amellerinin sevabını başkasına hediye edebilir."( Fethu’l-kadir; el-Bahru’r-Raik, Şamile; Reddu’l-Muhtar).
Maliki mezhebinde ise şartsız olarak kişinin, kendi kabri üzerinde Kur’an okunmasını tavsiye etmesi caizdir. (Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslami)
Şafii ve Hanbeli mezhebine göre, kişinin kendi kabri üzerinde Kur’an okumayı vasiyet etmesi caizdir. Çünkü, şu üç durumda Kur’an okumanın sevabı ölüye ulaşır: Kabrin yanında okumak, okumadan sonra dua etmek, sevabını ölünün ruhuna niyet ederek okumak. ( Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslami)
Asrın büyük alimlerinden Üstad Said Nursi’de Kur’an-ın nasıl bir kitap olduğu ve ölülere faydası ile ilgili şu sözleride çok dikkate değer ve bir okadar da güzel bir örnektir.
“İnsana hem bir kitab-ı şeriat, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı fikir, hem bütün insanın bütün hacatı maneviyesine merci olacak çok kitapları tazammun eden tek, cami bir kitab-ı mukaddestir." (Sözler)

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.