Belçika İslam Temsil Kurulu Başkanı Mehmet Üstün, ayrımcılığa uğradıklarını ve siyasi amaçlar için özellikle sağcı partiler tarafından hedef alındıklarını söyledi.
BELÇİKA Adalet Bakanı Vincent Van Quickenborne yaptığı açıklamada, hükümet ile Müslüman toplum adına ilişkileri yürüten Belçika İslam Temsil Kurulu’nun resmen tanınırlığının kaldırılması için prosedürün başlatılacağını duyurdu. Van Quickenborne, bir süredir kurulu, “Müslüman toplumunu temsil etmemekle”, “Türkiye ve Fas’ın güdümünde olmakla” suçluyordu.
“TEMELİ OLMAYAN İDDİALAR”
Üstün, Van Quickenborne’nin, Belçika’daki Müslümanların kökenlerinin bulunduğu Türkiye ve Fas gibi ülkelerin Kurul üzerindeki etkisine ilişkin suçlamalarına şöyle yanıt verdi: “Belçika’da tanınmış tüm dinlerin uluslararası ilişkileri var. Katolikleri Vatikan’dan ayrı tutmak, Ortodoksları Atina ya da İstanbul’dan ayrı tutmak mümkün değil. Tabii ki Müslümanların hem Türkiye hem Fas ile ilişkileri var. Bu gayet insani bir şey ve yasak değil. Son yıllarda problem gibi gösterilmesi tamamen politik arenada bu işin araçsallaştırılarak Müslümanların ayrımcılığa uğramaları nedeniyledir. Hiçbir temeli, aslı olmayan iddialar ortaya atılmaktadır. Kurul, burada doğmuş büyümüş ya da buraya 50-60 yılını vermiş insanlarca kurulmuş ve yönetilmektedir.”
“TEBRİK ALDIK”
“Suçlamaların hiçbiri kabul edilebilir değildir. Son dönemde mevcut Adalet Bakanı’nın bize karşı aldığı pozisyonun tamamen politik gerekçeleri olduğunu tahmin ediyorum. Hiçbir objektif sebebi yoktur.” diyen Üstün, Belçika İslam Temsil Kurulu’nun özellikle Brüksel’de 2016’da meydana gelen terör saldırılarından sonra önemli rol oynadığını söyledi. Üstün, “Devletin en üst kademesinden 2016’daki terör saldırılarından sonra oluşan ortamı çok iyi yönettiniz. Topluma olumlu mesajlar verdiniz. Radikalleşme karşıtı projeleriyle gayet başarılı yönettiniz’ tebriki aldık.” dedi.
“LAİKLİK İLKESİNE AYKIRI”
Belçika’nın laik bir devlet olduğunu belirten Üstün, “Bugün tabi tutulduğumuz laiklik ilkesine aykırı ve gayri hukuki muameleyi ne buradaki Müslümanlar ne onların temsil kurumu kabul etmektedir.” diye konuştu. “Biz ayrımcılığa tabi tutulduk. Bizi siyaset malzemesi yapmak istiyorlar. Kurulumuzun yeniden yapılanması Müslümanların eliyle olacak. Buna hiçbir siyasi müdahale olamaz. Zaten Belçika anayasası da buna engeldir.” diyen Üstün, Kurulun iç yapılanmasının her caminin büyüklüğüne göre 1 ila 3 temsilci seçeceğini, bu kişilerin de kurulun yönetim kadrosuna aday kişileri belirleyeceğini aktardı.
Aşırı sağın yükselişi tehlikeli
AVRUPA’DA aşırı sağın yükselmesine değinen Üstün, şunları kaydetti: “Avrupa’daki sağ partilerin İslam’ı sürekli malzeme olarak kullanmaları, Belçika’daki birtakım geleneksel partilere de ilham olmuştur. Özellikle Flaman bölgesinde bu konu bu şekilde işlemektedir. Bu da bizi büyük bir üzüntüye sevk etmektedir. Çünkü insan haklarının, dini özgürlüklerin konjonktürle ilgisi olmamalıdır.” Üstün, görevini 2018’de Faslı Salah Echallaoui’den devralmıştı.