Fransa’da aralarında Greenpeace, Sherpa, Dünyanın Dostları gibi uluslararası örgütlerin de bulunduğu 25’ten fazla dernek ve sivil toplum kuruluşu, “İslami ayrılıkçılıkla mücadele” olarak da bilinen tartışmalı “Cumhuriyet Değerlerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler” yasasının iptali için Danıştay’a başvurdu.
Liberation gazetesinin haberine göre, yasayla ilgili salı günü Danıştay’a başvuran dernekler tarafından dün yapılan basın açıklamasında, söz konusu yasayı “Cumhuriyetçi taahhüt sözleşmesi” kapsamında uygulamaya sokan kararnameyle kurumsallaşma ve dernekleşme özgürlüğünün ciddi ihlali riski bulunduğu belirtildi.
Kamu ödeneği ve onayı talep eden tüm derneklerin sözleşmeyi kabul etmesini gerektiren yasanın, dernekleşme özgürlüğüne karşı ölçüsüz ve tutarsız saldırı endişesi yarattığını bildiren kuruluşlar, yasa metnindeki muğlaklığın keyfi kararlara yol açabileceği eleştirisinde bulundu.
Dernekler, sivil itaatsizlik gibi bazı örgütsel faaliyetlerin sözleşmeyle doğrudan çeliştiğini vurguladı.
“Cumhuriyetçi taahhüt sözleşmesinin” ilkeleri arasında özgürlük, eşitlik, kardeşlik ve insanlık onuruna saygı göstermek, Cumhuriyetin (Fransa Devleti) seküler karakterini sorgulamamak ve kamu düzenini bozmamak bulunuyor.
Dernekleri temsil eden Clement Capdebos, temel sorunun sözleşmenin ilkelerinin muğlaklığı olduğuna işaret ederek, buna ilişkin “derneklerin medeni ve kardeşlik düşüncesine sahip olması gerekliliği” örneğini verdi.
Capdebos, bu ilkenin kağıt üzerinde güzel olsa da somut olarak bir anlamı olmadığını, yetkililere geniş bir takdir ve olası suiistimal alanı bıraktığını ifade etti.
Başvurularında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan dernekleşme, ifade ve toplanma özgürlüğüne atıfta bulunduklarını aktaran Capdebos, kararnamenin yasanın dernekler için öngördüğü taahhütlerin ilerisine gittiğini savunduklarını belirtti.
Fransa’daki Müslümanları hedef aldığı için eleştirilen ve adı “İslamcı ayrılıkçılık” yasası iken tepkiler üzerine “Cumhuriyet Değerlerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler” olarak değiştirilen tartışmalı yasa, Ağustos 2021’de yürürlüğe girmişti.
Yasa, tasarı aşamasında Ulusal Mecliste görüşülürken sağ ve soldan çok sayıda milletvekili ve senatör, kurumsallaşma özgürlüğünü riske atacağı yönünde çekincelerini belirtmişti.
Uluslararası toplum ve insan hakları kuruluşları da yasanın içeriğinin Müslüman toplumu hedef aldığı uyarısında bulunmuştu.