Rus Nezavisimaya Gazetesinin İddiası

Haberde, ziyaretin “YPG/SDG ile işbirliğine bir süreden beri büyük önem atfeden Suudi rejimin, bölgede İran nüfuz alanının genişlemesine karşı koyma girişiminin bir parçası olduğu" belirtiliyor.

YPG/SDG'ye yakın kaynaklar, heyetin Kürdistan bölgesi üzerinden Körfez bölgesine gittiğini aktarırken, ziyaretin gündem maddesinin İran dış politikası olduğu kaydedildi.

Suudi Arabistan'ın Suriye'nin kuzeyine ilgisinin Suudi ve SDG yetkilileri arasındaki yoğun temaslar sırasında somutlaştığı kaydedilen haberde, geçen haziran ayında Suudi Arabistan'ın Ortadoğu İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Samir el-Sebhan'ın Deyrezor'u ziyaret ettiği hatırlatıldı.

Semir Sebhan'ın Deyrezor'da ABD'li diplomatların yanı sıra Arap aşiret şeyhleri ve YPG yöneticileri ile müzakereler yaptığının belirtildiği haberde, Sebhan'ın kendisi açısından ilk sayılmayan bu ziyaret sırasında Arap kabile şeyhlerine YPG'ye destek sunma çağrısında bulunduğu ifade edildi.

ABD'nin Suudilere, Suriye Hükümeti'nin kontrolünde olmayan bölgelerde tahrip olmuş altyapıyı yeniden imar için büyük katkı sunmaya gücü yeten bölgesel bir güç olarak baktığının altı çizildi.

Suudi Arabistan'ın Suriye'nin kuzeyindeki Türkiye nüfuzunu etkisiz hale getirmek için de çalıştığını, ancak önceliğinin İran ve İran'la birlikte hareket eden silahlı gruplara karşı koymak olduğunun belirtildiği haberde, askeri uzmanların SDG ve Riyad arasında askeri işbirliğinin sürekli mevcut olduğunu, Suudi tarafının YPG'ye askeri destek ve eğitim sunulduğu ifade edildi.

Rusya Uluslararası İşler Konseyi'nde uzman olan Kirill Siminof'un görüşlerine de yer verilen haberde, Suudi Krallığını'nın SDG'ye İran ve Türkiye'ye karşı bir araç olarak baktığı ve ABD tarafından desteklenmeleri koşuluyla Riyad'ın SDG'yi desteklemeye hazır olduğu kaydedildi.