ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5161
EURO
34,7810
ALTIN
2.491,89
BIST
9.548,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
24°C
İstanbul
24°C
Az Bulutlu
Çarşamba Az Bulutlu
20°C
Perşembe Az Bulutlu
18°C
Cuma Yağmurlu
16°C
Cumartesi Az Bulutlu
18°C

Faruk Anbarcıoğlu, 28 Şubat zulmünü anlatıyor

Faruk Anbarcıoğlu, 28 Şubat zulmünü anlatıyor
28.02.2021 15:25
A+
A-

Yıl 1997, Faruk Anbarcıoğlu'un 28 Şubat sürecine karşı çıkışını anlatan şiir ve konuşması :

On binlerce İMAM HATİP'li KIZ öğrencilerimizin gördüğü en büyük zulümlerin yaşandığı yılların başlangıcı..
Dönemin Gn.Kur.2.başkanı Çevik Bir ve Bursa Valisi Orhan Taşanlar..Cumartesi günü bir araya geliyorlar..Salı günü okulumuzun kapısı önünde panzerler, robokoplar, değişik silahlarıyla polisler, askerler..hayrola 3. dünya savaşı çıktı da bizleri mi korumaya geldiniz??? diyesi geliyor insanın..
Öyle ya..burası Bursa YEŞİL KIZ İMAM HATİP LİSESİ önü değil miydi..burası İran-Irak savaş alanı değil..ya da İsrail- Filistin savaş alanı değil..ya da Amerika- Vietnam savaş alanlarından biri değil..Rusya-Afganistan savaş alanlarından biri de değil..ne var peki..ne oluyor..
BİN YIL SÜRDÜRECEKLERİNİ söyledikleri acı dolu zamanların hazırlığıymış meğer..şerefsiz, onursuz köpekler..
Ne istediniz küçücük orta okul çocuklarından, lise öğrencilerinden..yetmedi bu defa üniversitelerdeki KIZ ÖĞRENCİLERİMİZ..
Hani sizlerin anneaneleriniz, babaanneleriniz KANDİL gecelerinde başlarını örter kandil simiti yapardı..onunla övünürdünüz..
Eğitimlerini yarıda bıraktırdığınız, akıl ve sabır bırakmadığınız, buhranlara sürüklediğiniz, beyin travmaları yaşattığınız bu çocukların elleri, yakanızı bu dünyada ve GERÇEK ALEMDE bırakırlar mı sandınız..
Matematik ve geometri derslerine girdiğim ve okullarını yarım bırakıp terk eden kendi İKİ ÖZ KIZIM ve BİNLERCE MANEVİ KIZIM adına ettiğim beddualar yedi ceddinize yeter..
Unutmayın bir de buranın ÖTESİ VAR ELBET..
Bekleyin o gün de gelecek inşallah..

NOT: Dün söz vermiştim ON BİNLERCE ÖĞRENCİMİN GÖRDÜĞÜ ZULÜM İLE İLGİLİ YAZDIĞIM BU ŞİİRİMİ PAYLAŞACAĞIM DEMİŞTİM. BU ŞİİRİMİ AHİRETTE BİRİLERİN SURATINA ÇARPMAK NASİP OLUR İNŞALLAH..
SOLMAYAN GÜLLERİMİZE
Çok değil

"İŞTE O ŞİİR" 
Bundan yirmi gün önceydi
Voleybol oynarlardı 
Boş derslerinde
Buz gibi
Bıçak gibi keskin soğuk havalarda
İkisi üçü filenin bir tarafında
Dördü beşi öbür tarafında
Var güçleriyle vururlardı
Üstünün derileri soyulmuş topa
Ne güçleri vardı ki zaten zavallıların
Hep bu yüzden parkelerinin 
Pardesülerinin kollarını
Uzatırlardı ta parmak uçlarına kadar
O soğuk havada üstü yıpranmış top
Parmaklarının uçlarını acıtmasın diye
Hasret kaldık be çocuklar
Oynadığınız fulbolla karışık voleybolunuza
Bazen kızardı biriniz
Vururdu topa tekmeyi öfkeyle
Niye doğru dürüst atmıyorsun diye
Üçüncü kattan gülümseyerek seyrederdim sizi 
Neydi o günleriniz öyle
Umursamazdınız birazdan en çetin
Bir yazılı sınavın olacağını bile
Ama bir gün
Hiç anmayacağım bir gün
Takvimlerimde hiç yer vermeyeceğim
Bir Aralık ayı günü
Soğuk
Yılan gibi soğuk bir on altı Aralık günü
Sevinçle veya sıkıntıyla girdiğiniz kapılar
Kapanıverdi birden bire yüzünüze
Biz içerdeydik sıcak kaloriferlerimizin yanında
Ne oldu ki niye girmiyorlar ki diyorduk
Siz de dışardaydınız buz gibi soğukta
“OKUMAK İSTİYORUZ” diyen yürekleriniz
Isıtıyordu o zemheri soğuğunu Bursa’ nın Yeşil’in
Niye almıyorsunuz bizi içeriye
Ne değişti ki diyordunuz
Yedi yıldan bu yana
Biz hep böyleydik zaten hep böyleydik
Yedi yıldan beri hep böyleydik biz
Biz daha on altısındayız ömrümüzün
Ne ki bu robokoplar 
Ne ki bu panzerler diyordunuz
Biz cam mı kırdık talan mı ettik ortalığı
Küstahlık mı ettik hocalarımıza büyüklerimize
Ne ki bütün bunlar 
Biz okumak istiyoruz diyordunuz
Biz on altısındayız daha ömrümüzün 
Kıymayın bize diyordunuz
Ruh halimizi anlayın
İçimizde kopan fırtınaları duyun
Bizi anlayın siz büyüklerimizsiniz diyordunuz
Okulumuz yine bizim olsun
Öğretmenlerimizle yine beraber olalım diyordunuz
Sınıflarımızda kahverengi sıralarımızda
Üzerlerinde şarkılardan şiirlerden sözler bulunan
Sıralarımızda oturalım 
Bırakın okuyalım diyordunuz
Müfettişler iki gün anlattı size
Yedi yıldır böyle olmamanız gerektiğini
Ama cevap veremediler her nedense sorduğunuz
“Siz’ de neden şapka kanununa karşı gelip
Şapka giymiyorsunuz” sorusuna
Bulamadılar inandırıcı bir cevap
Hep sığındılar
Hep kaçamak cevap verdiler
Neyin değiştiğini yedi yıldan bu yana
İzah edemediler
Sonra yıprandınız o soğuklarda
Yalnız kaldınız
Yıkıldınız
Soldunuz
Susuz kalmış
Güneşsiz kalmış kardelenler gibi
Üzerine dondurucu kırağılar düşmüş
Karanfiller gibi
Büküldü boyunlarınız
Ama bükülmedi be çocuklar ONURUNUZ
Yıkılmadı küçücük yüreklerinizdeki
Dev sevdalarınız
Hep dimdik kaldı ayakta 
Alkışlanan onurunuz
Solmadı yakalarımıza taktığınız
Ne karanfiller
Ne de güller
Ama bilin ki
Solmayacak onlar asla
Hiçbir zaman
Çünkü onlar
Evet onlar
İMAM HATİPLİYDİLER
İMAM HATİPLİYDİLER ÇÜNKÜ O GÜLLER
ÇÜNKÜ O GÜLLER İMAM HATİPLİYDİLER…

18.04.1997
Faruk ANBARCIOĞLU

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.