ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5668
EURO
34,9970
ALTIN
2.425,42
BIST
9.722,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
20°C
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cuma Parçalı Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
17°C
Pazar Az Bulutlu
19°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

Dua ve Sadaka Ömrü Uzatırmı?

03.12.2019 00:00
A+
A-

Bismillehirrahmanirrahim
Elhemdulillehi rebbil alemin
Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed
Değrli okuyucular İnşaAllah bugünden itibaren bu köşede sizlerle buluşacağız. Rabbim bizleri sizlere karşı mahcup etmesin.  Yazılarımızı KENDİ rızasına muvafık kılsın İnşaAllah.
Bugünkü yazımızda tarih boyunca islam dünyasında tartışılan, hatta bir çok itikadi ekolün farklı manalar yüklediği bir konuyu Ehl-i sünnet çizgisinde yazmaya çalışacağım.

BU KONU ÇOK ÖNEMLİ BİR KONUDUR. O KADAR ÖNEMLİ Kİ İMANIN ALTI RÜKNÜ VE ŞARTINDAN BİRİSİ OLMUŞTUR. BU ÖNEMLİ MESELE KADER MESELESİDİR. EVET Kader çok komplike bir konu ve İmanın rükünlerindendir.İmanın esasatından olan bu konuda bir sorunun cevabını vermeye çalışacağız. İleriki yazılarımızda da bu konu ile ilgili soru cevap şeklinde yazılarımız olacak
Kader değişir mi?

İnsan, kaderinin ne olduğunu bilmemektedir. Dolayısıyla insana düşen Allah’ın verdiği akıl, irade ve imkânlar çerçevesinde görevlerini en iyi şekilde yapma gayret ve şevki içinde olmaktır. Allah’a bakan yönüyle ise kader O’nun olmuş ve olacak her şeyi bilmesidir. Esasen O’nun her şeyi bilmesi, O’nun mutlak ulûhiyetinin gereğidir. Bu açıdan bakıldığında kaderin değişmesinden söz etmek Allah’ın ilminin değişmesinden söz etmek demektir; bu ise mümkün değildir. Dolayısıyla kaderde değişme bahis konusu olamaz. BUNA İTİRAZ EDENLER. 

Kur’an’da yer alan “Her ümmetin bir eceli vardır.Ecelleri gelince, bir an bile geri kalmazlar, öne de geçemezler” (1) âyetini delil olarak ileri sürmekte ve hadiste geçen ifadeleri zahiri anlamın dışına taşıyarak şöyle yorumlamaktadırlar: Ömrün artması demek güzel ameller işlemek suretiyle bereketli geçmesi, âhirette kendisine yararı dokunacak ameller işleyerek vaktini iyi değerlendirmesi ve sağlığını koruyarak sıhhatli bir şekilde yaşaması demektir. (2) 

Ancak bazı İslam âlimleri Allah’ın dilemesi hâlinde kaderin değişebileceğini söylemişlerdir. Onlara göre, kader, Allah’ın takdiri, kaza ise bunun gerçekleşmesidir. Bazen Allah, kuluna lütufta bulunarak takdir ettiği hükmü gerçekleştirmeyebilir.
Kaderin değişebileceğini belirten âlimler kaderi, kader-i mutlak (değişmez kader) ve kader-i muallâk (şarta bağlanmış kader) diye ikiye ayırmışlardır. Değişmenin ilkinde değil, ikincisinde yani şarta bağlı kaderde olabileceğini kaydetmişlerdir. Kaderin temelini Allah’ın ilmi oluşturduğu ve Allah’ın ilminde de değişiklik olmadığı için kader değişmez.

Ancak Kur’an’da şu mealde bir âyet yer almaktadır: “Allah .dilediğini siler (dilediğini) bırakır.Ana kitap O’nun yanındadır”.(3) Bu âyette geçen “mahv/silme” ve “isbat/olduğu gibi bırakma” yoluyla meydana gelen değişme, melekte mevcut olan ilme göredir. Allah’ın ilminde olan yani “ummül-kitap”ta ki ilme göre herhangi bir değişiklik olmaz. Bu görüşte olanlar kazâyı ikiye ayırmaktadırlar: Birincisi “mübrem” kazâ, yani geri dönülmez kazâdır. İkincisi ise “muallâk” kazâ, yani henüz kesinleşmemiş kazâdır. (4) Bu duruma göre “şu şöyle olsun” şeklinde kesin olarak verilmiş bir hüküm artık “kazâ-i mübrem” olduğu için değişiklik olmaz, ancak bazı şart ve sebeplere bağlanmış olan “kazâ-i muallak” değişebilir. (5) Hamdi Yazır (ö.1942) bu konuda şunları kaydetmektedir : “Allah bir kimsenin ticaretinde bazen zarar ettirir bazen kâr, rızkını bazen azaltır bazen çoğaltır, ecelini, ömrünü kısaltır, uzatır saâdetini şekâvete veya şekâvetini tahvil eder.

Tevbekârın amel defterinden günahlarını siler, hasenat yazar”(6)  Konu ile ilgili olarak Dehlevî’de (ö.1762) şunları ifade etmektedir: “Allah Teâlâ bu âlemde vücut bulması açısından dilerse sabit olanı siler; dilerse yok olanı var eder. Allah belayı bir tür yaratır ve o bela, mübtela kılmak istediği kimsenin başına iner. Tam bu esnada dua yükselir ve bu belayı geri çevirir. Burada asıl kavranması gereken şey şudur: Yaratılan ve inen şey; hayatın bekası için yenilen içilen şey gibi, ölüme sebep olan zehir içme veya kılıç darbesi gibi sebepledir. (7) 

Onlara göre, sadakanın belayı def edeceğini, sıla-i rahim yapmanın ömrü uzatacağını belirten hadisler bunu teyit etmektedir. Esasen, Allah’ın ezeli ilmi bağlamında düşünüldüğünde, bu ikinci kaderde de bir değişikliğin olmadığını, zira Allah’ın, şarta bağlı konularda da kulların nasıl davranacaklarını bilerek kaderi belirlediğini söyleyebiliriz.
Kur’an, insanın bir plan ve program dâhilinde yaratıldığını; fakat onun tercih etme hakkının bulunduğunu açıkça ifade etmektedir. Bu planlamanın onun eylemleri üzerinde bir cebir oluşturmadığı da anlaşılmaktadır.

1-A’raf,7/34; Yûnûs, 10/49.
2- İbn Hacer, X, 416 
3-Ra’d, 13/39
4-  Askalanî, Ahmed b. Alî b. Hacer, Fethu'l- Bârî bi- Şerh-ı Sahîhi'l- Buharî, Beyrut, tsz. X, 416; Sübhanî,
5- Tehanevî, II, 1325.
6- Yazır, Elmalılı Hamdi, Hak Dini Kur'an Dili, İstanbul, 1968, V, 3002.
7- Dihlevî, I, 246.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.